- yaraştırmak
- килештерү; яраштыру
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
yaraştırmak — i, e Uygun görmek, yakıştırmak, tensip etmek Kendime ben de o hâli yaraştıramıyorum. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakıştırmak — i, e 1) Yakışacak bir duruma getirmek, uygun duruma koymak, yaraştırmak Yakışıklı, orta boylu, giydiğini kendisine yakıştırır, kendini saydırabilir bir adam. M. Ş. Esendal 2) Uygun ve yerinde görmek, iyi karşılamak Ancak kızı o oğlana bir türlü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaraştırma — is. Yaraştırmak işi, tensip … Çağatay Osmanlı Sözlük
yedirmek — i, e 1) Yemesini sağlamak 2) Ağzına yiyecek vermek, beslemek, karnını doyurmak Çocuğu yedirmek. 3) Bir şeyi azar azar başka bir şeyin içine karıştırarak belli olmayacak duruma getirmek Yağı hamura yedirmek. 4) Bir fazlalığı herhangi bir biçimde… … Çağatay Osmanlı Sözlük